5 Aralık 2014 Cuma

"sevdiceğim" kelimesinin, 
"sevdiğim" ve "seveceğim" 
kelimelerinin birleşimi olduğunu 
öğrendiğimde,
Türkçe’ye olan saygım biraz daha artmıştı..

25 Eylül 2014 Perşembe

Bazen birdenbire aklıma geliyorsun,
Öyle olsun istemiyorum kasıtlı düşünmek istiyorum seni.

Cahit Zarifoğlu
Beni ona bağlayan bu hisse bir isim takamıyorum…
Aşk değil bu…
Dostluk değil…
Dostluk ve ahbaplık gibi, 

Zora gelince feda edilebilecek bir şey değil…
Sevilmenin gururu var tabii…
Fakat bu biraz da sevmektir…

Peyami Safa
Sen bir mahşer içinde en aziz yalnızlığı yaşadın…

Sezai Karakoç
O şimdi ne yapıyor?
Şu anda, şimdi, şimdi?
Evde mi, sokakta mı, çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı?
Ve ne düşünüyor?
Beni mi, yoksa, ne bileyim, fasulyenin neden bir türlü pişmediğini mi?
Yahut, insanların çoğunun neden böyle bedbaht olduğunu mu?
O şimdi ne düşünüyor?
Şu anda, şimdi, şimdi?


Nazım Hikmet
Yaptıklarımız,
Yapmak istediklerimiz,
Özlediklerimiz,
Pişman olduklarımız,
Onardıklarımız,
Onaramadıklarımız..
Hepsi basit, minicik şeylerdi ama ulaşamadıkça,
Çözemedikçe,
Yenemedikçe bize kocaman geliyordu.
Kitlelerin sevgisi, para,ün, güç..
Hiçbiri, hiçbiri bedel olamıyordu,
Özlemini çektiğimiz o şey her ne idiyse..
Sevildiğini bilmek,
Bir vicdan rahatlığı,
Bir tabak pilav,
Bir sağlıklı nefes…

Hayat bu işte; basit, küçük bir hadise. .

Can Dündar
Biliyor musun, gitgide yaralanıyoruz,
Şurdan burdan..
Turgut Uyar
Sen tutar kendini incecik sevdirirdin ..

Cemal Süreya
Ben senin ellerini hiç tutmadım.
Soğuk mudur sıcak mıdır hayal ettim sadece,
Değmedim..

Ali Lidar
Duygularımı seninle bölüşebilmeyi ne kadar isterdim.
Eğer biraz cesaret verebilseydin bana.

İnci Aral
Aklının ucuna oturup kendimi bekledim;
gelmedim, gelmedim, gelmedim..

Cemal Süreya
Ben ne zaman öyle durup dururken, öyle damdan düşer gibi açıp seni okumaya başlasam, anlıyorum ki bahar gelmiş, anlıyorum ki kaçmak, sürüklenmek vakti..
Dolaşmak Galatada, Hisarda..
Bırakmak işi gücü, unutmak ekmeği tuzu.. Çıkarıp potinleri, denize daldırmak vakti yalın ayakları..
Ben ne zaman öyle durup dururken, öyle damdan düşer gibi açıp seni okumaya başlasam, anlıyorum ki,
Mahvolmuşum..

Orhan Veli Kanık
"İstedim ki bana bu kadar yakın olan insanlar birkaç kelimeyle birkaç cümleyle bir bakışla bir nefes alışımla anlasınlar neler olup bittiğini.."

Tarık Tufan

22 Eylül 2014 Pazartesi

"Nasıl utangaçtık; gönül verdiğimiz kişiyi incitmekten de, onun karşısında küçük düşmekten de ödümüz kopardı. Karşılıksız aşklar, ebediyen saklanan sırlara dönüşürdü. Uzaktan sevmek diye bir şey vardı."

Murat Menteş - Korkma Ben Varım
"Bazen düşünürüm, ne kadar garip mahluklarız. Hepimiz ömrümüzün kısalığından şikayet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız ?"

Ahmet Hamdi Tanpınar - Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Herkesin yarım kalmış bir hikayesi vardır,
Kendi kalemiyle, başkası tarafından yazılan.

Ne bitirmeye gücümüz yeter,
Ne de en baştan yazmaya yüreğimiz.
Bu yüzden hepimiz biraz eksiğiz.
"Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair, sırtüstü yatıp seni düşünmek:
filanca gün, falanca yerde söylediğin söz.”

Nazım Hikmet Ran
Olur biter, geçer gider.
Ama canımı yaka yaka yutkunduğum şeyler var.
Olup bitmeyen, geçip gitmeyen.

Zaman zaman yine uykusuzluk çekiyorum ama…
Çokta takılmıyorum artık bu uyku konusuna,
Uyuyunca geçmeyen şeylerin olduğunu
anladığımdan bu yana…

Cahit Sıtkı Tarancı

Ben seninle çay içmek istiyorum.
Seni duymak,
seni görmek,
seni bilmek,
seni yanımda hissetmek istiyorum.
Sana şiir okumak istiyorum,…
yazmaktan bıktım, usandım.
Ben artık yazıları sana söylemek istiyorum.
Küçük bir evde, büyük hayaller kurmak istiyorum.
Sobanın yanında, seninle birlikte, üşüyen ellerimi çayın sıcaklığına
bırakmak istiyorum.
Ben aslında sevmek değil, seninle yaşlanmak istiyorum…

Özdemir Asaf

12 Ağustos 2014 Salı

"Birdenbire her şeyi hoşuma gitmişti. Ama ben onun birdenbire hoşuna gitmemiştim. Ağır ağır hoşuna gider miyim acaba? Buralarını düşünmedim. Düşünmedim, hemen o gece ona aşık oldum.."

Sait Faik Abasıyanık

20 Haziran 2014 Cuma

"Bir insana kendi çıkarının tersine işler yaptıran duygu nedir?"

Zülfü Livaneli - Kardeşimin Hikayesi
"Koşullar ağırdı ve ben seni o zamanlarda da seviyordum."

Cahit Zarifoğlu

17 Haziran 2014 Salı

Size,

bu odanın alacakaranlığından,
okyanusundan, beni boğan dalgalarından,
tenimde kalan tuzundan ve
yastıklarda kuruyan gözyaşından
hiç bahsetmedim.
size,
nasılsın diyerek başlayan telefonlarınıza
(garip, tuhaf aslında)
beyaz bembeyaz tabiatımla
"iyiyim" diyorum.
yani aslında korkuyorum
bütün bunlar kıyamet
bütün bunlar cinnet
bütün bunlar cinayet demeye
bir daha düzeltilemeyecek sözler
söylemeye korkuyorum.

telefonla birlikte ışığı da kapatıp
bol şanslar deyişiniz, şanslar deyişiniz, deyişiniz
çınlarken içimde,
bunun beni ne kadar kırdığından
hiç bahsetmedim.
bahsetmediğim çok şey var daha
yaz çiçekleri, cam çiçekleri ölüyor
akşamın altını, gümüşe dönüyor
bunlar da önemli elbette
en az,
bana ihaneti öğrettiğiniz
bana kanatlarımı bıraktırdığınız kadar.



2
odadaki ışığı,
tenimdeki tuzu kırdım
yastıklarda kuruyan gözyaşını,
ufku
terk ettim.
söz kirlendi,
kendi uzayımda kendime
garsonluk etmekteyim.



3
sizinle yaşadığım her şey kıyamet,
sizinle yaşadığım her şey cinnet,
sizinle yaşadığım her şey cinayetti.
ruh kirlendi
kalbimin kenarında atını durduranlar için
akrep beslemekteyim

Birhan Keskin
Yenildim ben, unutuldum ve üzgün değilim inan.
Büyüktü çünkü onların dünya arzusu
Benim otların sesiyle kaplı kalbimden
Söktüm atımı söğüdün gölgesinden
Şimdi yol benim yeniden…


Birhan Keskin
Şimdi ömrümün tek bir gayesi var: bir gün evvel sana kavuşmak, seni kollarımın arasına almak, güzel, temiz yüzüne saatlerce, senelerce hiç doymadan bakmak. Ancak o zaman tam neşeli, senin istediğin gibi neşeli olabileceğim. 

Sabahattin Ali-Canım Aliye,Ruhum Filiz
İnsanlar fazla sevilmemeye programlı galiba. Ne zaman çok sevildiğimi hissetsem gidesim gelir ve ne zaman çok sevsem o gider.

Ece Ayhan

Yalnız yaşayan insanların,
kendi içlerinde başlayıp biten eğlenceleri vardır.

Oğuz Atay, Korkuyu Beklerken
Ve benim, birdenbire yüzünü değil, gözünü değil, senin sesini göresim geldi..
Nazım Hikmet

15 Haziran 2014 Pazar


…Böyle acz içindeyken odamda her şey bana küçüklüğümü ve zavallılığımı haykırıyor. Sokağa fırlıyorum. Bir tek çehre görsemde yanında yürüsem, hiç ses çıkarmadan yürüsem diyorum. Halbuki ara sıra karşılaştığım ahbapları görmemezliğe geliyorum. Hiçbiri bana bu anda yardıma çağrılacak kadar yakın görünmüyor. Bilmem beni anlıyor musunuz?…

Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan

Bil ki, İnsanın değerini varlığı değil yokluğu gösterir. Unutma, Yokluğu bir şey değiştirmeyenin, varlığı gereksizdir.

Dostoyevski
Yalnız bir müddet dinlenmek ve birbirimizden uzak kalmak lazım. Ta birbirimizi tekrar görmek ihtiyacını şiddetle duyuncaya kadar… Haydi artık Raif. Bu an gelince ben seni ararım; belki tekrar dost olur ve bu sefer daha akıllı davranırız. Birbirimizden, verebileceğimizden fazla şeyler beklemeyiz ve istemeyiz… Haydi artık git… O kadar yalnız kalmak istiyorum ki.


Sabahattin Ali-Kürk Mantolu Madonna

14 Haziran 2014 Cumartesi

Bitmiyor, sadece bazen -belki güneşli bir günde veya kalabalık bir gecede- geçtiğini sanıyorsun ama geçmiyor esasında. Alışıyorsun zamanla. Asla bitmiyor…

Sabahattin Ali

12 Haziran 2014 Perşembe


” Biz seninle bir denizin iki aşık balığı iken

Başka sularda yüzüp durmuşuz

Başka kıyılara vurmuşuz. “


Şükrü Erbaş

11 Haziran 2014 Çarşamba

Durduğum yer benim değil iken, gidebilecek bir yerimin olmaması ne acı. Gidebilecek bir yerim yok iken hâlâ ve inatla durmayışım; ne gaflet. Nihayetinde ölmüyorken yaşıyor olan insanın, yaşıyorken öldüğünü bilmemesi.. Bu, ne tuhaf bi’ hayret. 

Turgut Uyar
Ve unutma; aynı dili konuşanlar değil aynı duyguyu paylaşanlar anlaşabilir… 

Charles Bukowski
Günler öylece kendi kendine geçsin diye
Bir camın arkasında durdum.
Bana dokunmasın hiçbir şey
Hiçbir şey yarama merhem olmasın
İyileşecekse, hiçbir şeysiz iyileşsin diye
Bir camın arkasında durup
Akan hayata ve zamana baktım.
Bilirdim, biliyordum, biliyorum,
Bittiğinde, geçtiğinde,
O saman tadıyla karıştığında,
Her şey daha acı olacak..


Birhan Keskin

10 Haziran 2014 Salı

Bazan bütün insanları boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum, bazan da hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum. Bu nefret falan değil.İnsanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile….Sadece bir yalnızlık ihtiyacı.

Öyle günlerim oluyor ki, etrafımda küçük bir hareket, en hafif bir ses bile istemiyorum. Taşıp dökülecek kadar kendi kendimi doyurduğumu hissediyorum. Kafamda hiçbir şeyle değişilmesi mümkün olmayan muazzam hayaller, bana her şeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirini kovalıyor….Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birini arıyorum. Bütün bu beynimden geçen şeyleri teker teker uzun uzun anlatacak birini. O zaman ne kadar hazin bir hal aldığımı tasavvur edemezsiniz. Kış günü sokağa atılmış üç günlük bir kedi yavrusu gibi kendimi zavallı hissediyorum. Odamdaki duvarlar birdenbire büyüyüveriyor. Pencerelerin dışındaki şehir ve hayat bir anda, insanı içinde boğacak kadar kudretli ve geniş oluyor….Zannediyorum ki, tasavvuru bile baş döndüren bir süratle hiç durmadan koşup giden bu hayat ve bir avuç toprağın bile doğru dürüst esrarına varamadığımız bu karmaşık dünya beni bir buğday tanesi, bir karınca gibi ezip geçiverecek… Böyle acz içindeyken odamda her şey bana küçüklüğümü ve zavallılığımı haykırıyor. Sokağa fırlıyorum. Bir tek çehre görsem de yanında yürüsem, hiç ses çıkarmadan yürüsem diyorum. Halbuki ara sıra karşılaştığım ahbapları görmemezliğe geliyorum. Hiçbiri bana bu anda yardıma çağrılacak kadar yakın görünmüyor. Bilmem beni anlıyor musunuz? 


Sabahattin Ali, İçimizdeki şeytan
Umut dayanılmaz şey olur hep aynı eklemden kırılınca hayaller. Öyle değil mi? 
Hep yanlış kaynamaz mı hayal kırığı?

Ece Temelkuran

‎İnsanın başkalarına söyledikleri kendi duymak istedikleridir. Yazdıkları , okumak istedikleridir. Sevmesi , sevilmeyi istediği biçimdedir.

Tezer Özlü
Her şeyden önce iyi yaşa. Sırf tesadüfen bu dünyaya gelmiş gibi, laf olsun diye günlerini geçirme. Eğer gerçek aşkı tanıyacak kadar şanslıysan; bütün kalbin, ruhun ve bedeninle sev. Hayatını öyle yaşa ki; her an kendi elini sıkabilesin. Ve her gün hiç olmazsa faydalı bir şey yap ki; gece yaklaşırken örtüleri üzerine çekip kendi kendine; “Ben elimden geleni yaptım” diyebilesin..

William Shakespeare

9 Haziran 2014 Pazartesi

Ölmeye yanaşmadığı sürece, insan yaşamayı seçiyor demektir. O zaman da, görece de olsa, yaşamaya bir değer veriyoruz demektir. Umutsuz bir edebiyat ne demek olabilir? Umutsuzluk susar. Kaldı ki susmak bile, eğer gözler konuşuyorsa, bir anlam taşır. Gerçek umutsuzluk can çekişme, mezar ya da uçurumdur. Umutsuzluk konuştu mu, düşündü mü, hele yazdı mı, hemen bir kardeş el uzanır sana, ağaç anlam kazanır, sevgi doğar. Umutsuz edebiyat sözü birbirini tutmayan iki sözdür. Çünkü, edebiyat olan her yerde umut vardır.

Albert Camus

6 Haziran 2014 Cuma

Dünyadan bir şey istemekten vazgeç, sana ne yapacağını bilemeyeceğin kadar çok şey verecektir, sözünün doğruluğu şurada: Sen her şeyden vazgeçtiğinde, sana kalan en küçük şeyler bile büyük önem kazanır. Genellikle görmezden geldiğin önemsiz şeylerden en büyük tadı almanın yolu bu.

Yaşama Uğraşı - Cesar Pavese

Kimbilir kaç kişi senin zarif hallerini sevdi.
Kaç kişi güzelliğini sevdi.
Belki gerçek aşkla; belki değil
Ama bir tek kişi seni sevdi.
Bir tek kişi değişen yüzündeki hüznü sevdi.

William Butler Yeats

5 Haziran 2014 Perşembe

Sebepsiz sevmektir aşk, nedeni olmadan bağlanmak birine. Hatta sarılamamaktır utançtan, Çünkü utanmaktır sevmek aslında.

Can Yücel

31 Mayıs 2014 Cumartesi

Sevdiğin insanları kaybetmeye alıştığın zaman.
Hayatı önemsememeye başlıyorsun..

Tolstoy
Sahiplenme duygumuz olmasa, çok daha mutlu insanlar olabilirdik..
Vücutlarımız birbirimize en kolay vereceğimiz şeydir; asıl mesele, hayatımızı verebilmektir. Baştan aşağı bir aşkın olabilmektir, bir aynanın içine iki kişi girip, oradan tek bir ruh olarak çıkmaktır!

Ahmet Hamdi Tanpınar - Huzur

26 Mayıs 2014 Pazartesi

Yokluğun, cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini..

Ahmet Arif

Ben seni düşünüyorum, seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
“Kalbim” diyorum, kalbim
Daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
Aşkı anılar besliyor, düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki “aşk, eskidikçe aşktır”
Sevgi, eskidikçe sevgi..

Cemal Süreya

Ne kadar sevgiyle konuşsak -konuşuyoruz da-
Korkuyoruz göz göze gelince
Korkuyoruz..

Edip Cansever
Ortada hiçbir sebep yokken öylesine durduk yere üzülmek, ağlamak.. Bir yandan yalnızlığı seçmek, diğer yandan insanlarla beraber olamayışının hüznünü duymak. Toplumsallaşmaktan, bir yere bir kimseye bağlı olmaktan korkmak. 
Hüzünlü bir şarkı duyduğunda hiçbir yaşanmışlığı olmamasına rağmen uzaklara dalıp gitmek, acı çekmek. Güzel bi anı düşünüp özlemek, o anı içine çekip hiç bırakmamaktır. 
Aynada, gülen yüzünün ağlayan yanını görebilmektir melankoli. 
Melankoli, hüzünlü olma mutluluğudur.

Victor Hugo
En anlamlı bakış, bir çift ıslak gözde saklıdır. Çok şey anlatır; çünkü dil bağlanır, yürek konuşur…

Milan Kundera
Sıkılıyorum gölge. Aslında sıkılmak bile değil bu. Düzenli olarak hiçbir şey yapamıyorum. Sıkılmak dahil hiçbir şeyde istikrarlı olamıyorum. Belli bir ritme sahip olduğunu zannettiğim sıkıntım bile aptal bir günlük olayla dağılıp gidiyor. Sonra geri geliyor, sonra tekrar gidiyor, geliyor sonra tekrar… Yaşamakta dikiş tutturamıyorum mesela. Ölemiyorum da.. Her gün öldüğüm için belki de tek bir kez adam gibi ölmeyi beceremiyorum. Dünyaya meydan okuduğumu zannettiğim anlarda korku paçalarımdan akıyor mesela. Örneklere başvurmadan konuşamıyorum bile gölge, mesela demeden üç cümle kuramam peş peşe. Aslımı yitirdim galiba, varlığım hükümsüzdür..

Ali Lidar

24 Mayıs 2014 Cumartesi

Şu an sadece sarılmaya ihtiyacım var,” dedim ona. “İnsanlık kadar eski olan bu hareket, iki vücudun kavuşmasından çok daha fazlasını ifade eder.

Sarılmanın anlamı şudur ; Senden bir tehlike sezmiyorum, yanında olmaktan korkmuyorum, rahatlayabilir, kendimi yuvamda hissedebilirim, beni koruyan ve anlayan birisi var. Bizde birine her isteyerek sarıldığımızda ömrümüzün bir gün uzadığına inanılır. Lütfen şimdi sarıl bana…


Paulo Coelho
Ne konuşmalarımızda bir tat,

Ne susmalarımızda bir hikmet,

Olur olmaz şeylerden, alınır, kırar olduk..

Zamana benzedik iyice, çekilmesi zor.. 


Şükrü Erbaş
Ama yine de ancak denizli şehirlerde kendi başına kalır insan. çünkü yüzünü denize dönebilirsin. böylece sırtını çevirirsin kalabalığa. denizsiz şehirlerde ise nereye dönersen insan, nereye dönersen. o yüzden işte, iyi geçinmelidir birbiriyle, denizsiz şehirlerde kişiler. denizli şehirlerdeyse, insan yüzlerine çarpmadan da yaşayabilir isteyenler.

Ece Temelkuran/ Kıyı Kitabı
Şimdi şuracığa düşmekten korkuyorum. İçimde biriken hislerin birdenbire patlayarak beni zerreler halinde dağıtacağından korkuyorum. 

Sabahattin Ali
Hayatın boyunca “kendin gibi” olman konusunda telkinler dinlersin, olacağın bir yer ararsın; en kendin olduğun haldeyse değişmen istenir .. 

Tezer Özlü

Aykırı anlamlar arayıp durma
güz bitip sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara..

Ahmet Telli
Şiirin nasıl bir şey olması gerektiğini 
Hatırlatıyordu gözlerin, sana böyle inandım:
Ben inanmak için şiir yazıyorum, gözlerin
Neyi hatırlatıyorsa ona inanıyorum..


Haydar Ergülen
Yanlış bir kapıyım ben
Önünde yanılmış bir çocuğun durduğu
Açılsam acılara değer kanatlarım
Açılmazsam
Simsiyah bir mutsuzluktur duruşum


Şükrü Erbaş

Çocuk olsam yeniden..
Bir tek düştüğüm için acısa içim.
Ve kalbim; çok koştuğum zaman çarpsa sadece.

Cemal Süreyya
Hani bazen üşümek yanmaya eşitir 
Sevmek en güzel şarkıdır
Seni özlemek en kötü zamandır..


Ahmet TELLİ
"Oysa bir bilse gülüşünün kıyısına sığınıp bir ömür geçirebileceğimi."

Ali Lidar

23 Mayıs 2014 Cuma

"Bu, hem çok acı, hem de şaheser bir ruh hali. Kimselere mecbur olmadım, olmam da. Yiğitliğim ve rivayet olunan erkekliğim, bundandır… Ama senin mecburun olmak, beni hiç mi hiç küçültmüyor. Aksine yüceltiyorsun, İNSAN ediyorsun, yaşatıyorsun.."

Ahmed Arif - Leylim Leylim

21 Mayıs 2014 Çarşamba

"Nasıl utangaçtık; gönül verdiğimiz kişiyi incitmekten de, onun karşısında küçük düşmekten de ödümüz kopardı. Karşılıksız aşklar, ebediyen saklanan sırlara dönüşürdü. Uzaktan sevmek diye bir şey vardı."

..~Murat Menteş - Korkma Ben Varım~..

10 Mayıs 2014 Cumartesi

İnsanı insan yapan düşünebilmesinin yanında bir de duygularının varoluşudur. Duygular kendi içinde ikiye ayrılırlar; olumlu duygular ve olumsuz duygular.
Sevgi de bir duygudur ve olumlu duygular içerisinde yer alır. Olumlu bir duygu olmasına karşın olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir bazen sevgi.. Nükleer bir reaksiyon gibidir, yani sevginin temeli sağlam bir zemin üzerine kurulu olarak geliştirildiğinde bu nükleer reaksiyon sonucu ortaya çıkan muhteşem enerjinin hayatımız üzerinde ne kadar yapıcı etkisi var ise temeli sağlam olmayan zemin üzerine kurulu olarak geliştirilen sevgi sonucunda da ortaya çıkacak olan enerjinin o derece yıkıcı etkisi olacaktır. Birini çok sevdiğimizde içimizde sevgiye dair tüm duygular o kişi üzerine yoğunlaşır ve zaman geçtikçe bu yoğunlaşma saf bir enerjiye dönüşür. Mutluluklarımızın temeli de bu enerjiler üzerine kuruludur. Ancak seveceğimiz insan konusunda yapacağımız bir hata yoğunlaşmış olan duygularımız üzerinde bir nevi nükleer bir patlamaya neden olacak ve bu patlama ile ortaya çıkacak radyasyon sonucunda tüm duygularımızın yapısı bozulacak ve hayatımız üzerinde kalıcı bir etkisi olacaktır. Bu sebeptendir ki insan kimi seveceğine, ne yoğunlukta seveceğine bilhassa özen göstermeli içinde var olan sevgiyi sağlam zeminler üzerinde değerlendirmelidir. Çünkü mutluluk sağlam zeminler üzerine kurulan sağlam temellerin eseridir...

Rıdvan DAĞLUM
Sevdiğim insanlara 
Kızabilirdim,
Eğer sevmek bana
Mahzun durmayı
Öğretmeseydi.. 


Orhan Veli

7 Mayıs 2014 Çarşamba

Görücü usulü aşk benimkisi
Görünce göresim gelir
Görmeyince ölesim…


İlhan BERK

6 Mayıs 2014 Salı

Mecaza dönmüşse vefanın enkazı
Sükunet gerekir unutmak için
Hatırlamak içinse yeni bir yaz.. 


Ahmet TELLİ
Duygulu bir adamım ben. Bir film görmüştüm eskilerde; bir Fransız filmi; adı: “Jesuis un Sentimental. ” O filmdeki adam gibi miyim nedir?
Öfkem belli olur, coşkum ortaya çıkar da sevincim, üzüncüm dibe akar, orda büyür.
Yalnız seninle güçlüyüm. Sen olmasan bir anlamım olamaz. Sev beni...


Cemal Süreya’dan eşi Zuhal Tekkanat’a

1 Mayıs 2014 Perşembe

Sustum. Sustum. Sustum.
Bütün aşkların sonunda yaptığım gibi,
konuşmak hiçbir şeyi, hiçbir şeye ulaştırmıyordu.
Biliyordum.


Birhan Keskin
Öyle sanıyorum ki dünyadaki en ağır hislerden biri de sevdiğiniz insanın gözünde bir hiç olduğunuzu hissetmektir.. Herhangi biri değil onun için hiç olmak herkes için var olmaktan ziyadesiyle yokluk yaratır yürekte..

Rıdvan DAĞLUM

23 Nisan 2014 Çarşamba

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı

Bu ülkede çocuk olmak zor iş be kardeşim.. 12 yaşında 13 kurşunla, 15 yaşında 16 kiloda, daha neler neler..

Doğumundan ölümüne kadar geçen süreçte insanın en zayıf olduğu evredir çocukluk. Bu evrede kendini koruyamaz, kendini bilemez, dışarıdan gelen yönlendirmelere karşı koyamaz, kısacası yaptığı veya yapmadığı şeyler için sorumlu tutulamaz. O yüzden bu evrede en büyük görev önce ebeveynlere, sonra biz büyüklere ve sonra da devlete düşmektedir. Lakin her ne kadar böyle olması gerektiğini düşünsek de tarih bize maalesef insanların ve kurumların üzerlerine düşen görevleri layıkıyla yapmadıklarını göstermiştir. Umuyorum ki bundan sonra herkes üzerine düşen görevleri sorumluluk bilinciyle yerine getirir. Küçüklerimizi severken ve büyüklerimizi sayarken tek referansımız sevgi olur..

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'mız kutlu olsun...






22 Nisan 2014 Salı

Dünyada şimdi onunla yan yana bulunmamamız kadar mantıksız ve lüzumsuz ne vardır acaba? Hayat bir tesadüfler silsilesi imiş, âlâ! Fakat tesadüfün de kendine göre bir mantığı olmalı değil mi ya?


Sabahattin Ali - İçimizdeki Şeytan
Bir insanı unutabilirsin, bir insanın sana neler yaptığını da unutabilirsin ama o insanın sana ne hissettirdiğini asla unutmazsın.

Sigmund Freud
Sevmek; güzel birinde aşkı aramak değil. O kişide, bilmediğin bir zamanın beklenmedik bir anında, ‘kendini bulmaktır. 

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
Şimdi ve bundan sonra, sana ve kendime itiraf etmekte hala fazlasıyla zorlandığım bazı şeyleri suskunlukla geçiştireceğim..

Franz Kafka

19 Nisan 2014 Cumartesi

Öyle ki aramızda
sessizlik bile bir halta yaramıyor,
bir yanda sevmek vazgeçilir şey değil.


Alper Gencer
”Sabah gözlerimi sana açarım. Akşam uykularımı senden alırım. Canım benim, bilir misin ”canım” dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep.”

Ahmed Arif - Leylim Leylim

17 Nisan 2014 Perşembe

Seninle şöyle bir oturup konuşamadık.
Birbirimizi görmeden yaşlanıyoruz
farkında mısın.?


Sabahattin Ali

15 Nisan 2014 Salı


‎…yanımda yürüyordun Milena. 
Düşünsene, yanımda yürümüştün..

Franz Kafka / Milena’ya Mektuplar
“Biz gözyaşımızı gizleyen insanlarız. 
Biz kahkahalarımızı da gizleriz.
Biz koşuyu kaybettikten sonra da koşan atlarız..”


Cemal Süreya
Karşıdan karşıya geçer gibi Sev beni …
Önce bana, sonra bana, sonra yine bana bak…

Cemal Süreya
Şehrime gel sevgilim.
Yarın çık gel…
Bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel…

Nâzım Hikmet

"Ben seni, bahara aldanmış erik ağacı kadar utangaç da severim haberin olsun."

Cemal Süreya
"Mademki kafanda ışıklı bir gece var,
benden izin sana,
sev sevebildiğin kadar.” 


Nazım Hikmet

9 Nisan 2014 Çarşamba

Yalnızlığın yalnızlığımla kafiyeliydi..
Alt alta yazsak şiir olurdu,
Yan yana yazsak öykü olurdu..
Hiç yazmadık aşk oldu..


Cemal Süreya

28 Mart 2014 Cuma

Kalın bacakların olduğu halde etek, şişman olduğun halde tayt giyebilirsin. Yamuk dişlerin olabilir, ama hiç kimse kahkaha atma hakkını elinden alamaz. Çillerin çıkabilir ama yine de güneşe bak. Cildinin ne kadar lekeli, boyunun ne kadar kısa, saçının ne kadar kabarık veya seyrek olduğu sadece seni ilgilendirir. Çünkü çirkin olduğunu düşündüğün yüzünle bile, çirkin kalpli birinden güzelsin. Ve unutma sen inanmadığın sürece asla yeterince güzel olamazsın.!
Hayattan ne istiyorum biliyorsun?
Ben sen olayım, sen, tepeden tırnağa sen.
Bin defa gelmek mümkün olsa dünyaya,
Her defasında sen, her defasında sen.


Furuğ Ferruhzad
Aşka gönül ile düşersen yanarsın.
Zekâ ile düşersen kavrulursun.
Akıl ile düşersen çıldırırsın.
Duygu ile düşersen gülünç olursun.
Aşka düşmezsen kalabalığa karışırsın, ezilirsin. 

Sersem sersem bakınıp durma, bir yol seç.

Özdemir Asaf
Kısaca şunu söylemek istiyorum Milena: Etrafındakilerin o ulaşılmaz zekilikleri ile hayvanca sersemliklerine karşı senin haklı olduğuna inanmamış olsaydım bu kadar ilgilenebilir miydim seninle? Koskoca okyanusların dibindeki bir avuç toprak o baskıya nasıl dayanıyorsa sen de öyle dayanmalısın Milena. Bugüne kadar insanlara tahammül edebileceğimi yeryüzü ile başa çıkabileceğimi düşünmezdim hiç. Ama sen şunu öğrettin bana dayanılmaz olan aslında yaşam değilmiş, insanlarmış.

Franz Kafka
Sen yeter ki içinden de olsa bir seni
seviyorum de …
Benim kulaklarım çınlasın kafi..


Cemal Süreya

27 Mart 2014 Perşembe

Eğer beni vaktiyle neden sevdiğini anlamaya çalışıyorsan, gerekçeleri bulduğunda sevgini kaybedebilirsin. Niye? çünkü duygular izahlarla paketlenip etiketlendiklerinde ölürler.

Ruhi Mücerret
İki eliyle arkasındaki ağacın kabuklarına sarıldı. Parmakları soğuk yarıkların arasına girdi. Elini hemen geri çekti ve göğsüne götürdü. Göğsünün içinde, bu asırlık ağacın kabuğu gibi, yarıklar bulunduğunu sandı ve gırtlağına kadar bir ateşin çıktığını hissetti.
Aman Yarabbi, ne kadar yalnızdı…

Sabahattin Ali - Kuyucaklı Yusuf
İyi geceler canım derdin. 
Gecenin iyiliğinden çok, 
Canın olma düşüncesi, 
Yeşerir dururdu içimde..

Özdemir ASAF
Çocukların uçurtmalarına benziyorsun,
Biliyor musun?..
Rüzgârı hiç dinmeyen bir mavilikte
Güneşli sular gibi gülümsüyor yüzün.


Şükrü Erbaş

17 Mart 2014 Pazartesi

Sevgilim, diyorum, oysa kimsecikler yok yanımda 
bilmiyorum kime sevgilim dediğimi
bildiğim bir şey varsa
o kadar yeni bir anlamda söylüyorum ki bu kelimeyi
unutup birden zamanı ve yeri
onunla bir günü kutluyorum coşarak
onunla bir günü kutluyoruz sanki…


Edip Cansever
Şimdi beni uçurumdan itsen,
düşene kadar aklımdaki tek şey;
sırtıma değen ellerin olurdu..


Ahmet Telli

7 Mart 2014 Cuma

" Biliyordu zaten. 
Hiç şüphe etmemişti 
birken iki olanın,
ikiyken sıfır olabileceğinden.. "

Elif ŞAFAK - Şehrin Aynaları
Hep sorarlar ya ıssız bir adaya düşsen yanına alacağın üç şey ne olur diye?..
Ben ıssız bir adaya düşmekten ziyade ıssız bir kütüphaneye düşmek isterim.. Ve yanıma alacağım 3 şey falan da olmaz.. Zira hepimiz ıssız bir çıkmazdayız.. Mevcudiyetimizin ne yazık ki tek somut gerçeği nefes almamız.. O yüzden ıssız bir çıkmazda yaşamak yerine ıssız bir kütüphane fevkalade yerinde bir tercih olur. Çünkü içinde bulunduğumuz ıssız çıkmazlıktan bizi çıkaracak en isabetli eylem okumaktır..

Rıdvan DAĞLUM
Her sabah yeni bir manzara görecekmiş gibi camlara koşup, değişen hiçbir şey olmadığını görmek ne soğuk. Düşüp yuvarlanan bir bozuk paranın peşinden koşarken, kelimelerin üzerine basa basa yüremek ne soğuk! Dizlerine kadar gömüldüğün karda yürümekte ne var! Boğazına kadar battığın kelimelerin içinde yüzmek ne soğuk!
Nolursa olsun yalnız olmadığını bilmek ister insan. Üzerinde durduğu ayakları ne kadar güçlü olursa olsun, birinin elinden tutmasını ister.”
“Birine tüm geçmişini anlatmak, ona ‘Seni seviyorum’ demekten daha zordur aslında. Bazıları işte bunu yapar. Sevdiğini söyleyemez belki; ama alır tüm geçmişini avucuna bırakır.”

La Tahzen İnnallahe Meana..

La Tahzen

Acıyormu kalbin, çok mu acıyor
Hiç acımasaydı ya
Demek ki dokunan var kalbine
Demek ki senden ümit kesilmedi


La Tahzen

Kederden, umutsuzluktan
Yarılıyorsa göğsünün kafesi
Gönül toprağın
Taştan arındırılıyor demektir


La Tahzen

Başın yerde
Ellerin böğründeyse çaresizlikten
Bir büyük teselli kapısının önündesin demektir
Asi boynunu eğmeden geçemezsin o kapıdan


La Tahzen

Karlar yağıyorsa güvendiğin dağlara
Yarının çiçekli ovaları içindir
Sökülüyorsan böyle içinden yaprak dökmek misali
Bahar gelsin diyedir


La Tahzen

O senden ümidini kesmedi ki
Sen kendinden kesesin
Nasip sadece nasip edilen için fevkalade hükmündedir. 
Diğerleri o nasibe 'sıradan ' muamelesi yaptığı için 
'nasip' onlar için asla 'nasip' olmayacaktır.

18 Şubat 2014 Salı

Kimsenin öldüğü yok, yaşadığı da..
Herkes biraz var o kadar..

Şiirler yazdım, kitaplar okudum
Elime bir bardak aldım, onu yeniden oydum
Derinlerde kaldım böyle bir zaman
Kim bulmuş ki yerini, kim ne anlamış sanki mutluluktan
Ey yağmur sonraları, loş bahçeler, akşam sefaları
Söyleşin benimle biraz, bir kere gelmiş bulundum.


Edip Cansever

17 Şubat 2014 Pazartesi

14 Şubat 2014 Cuma

Yalnızlık Üzerine

Yalnızlık su gibidir içindeki boşluğun şeklini alır ve yeryüzündeki hiçbir şey içindeki boşluğu yalnızlığın kadar dolduramaz. Doğumundan ölümüne kadar hep senin yanındadır. Seni sorgulamaz, yargılamaz, kandırmaz yani kısaca her halinle senin yanındadır. O kadar azimlidir ki hayatına girenlerden, doldurduğu boşluğu paylaşmak zorunda kaldığı kişilerden kıskanmaz seni. O sadece orada seni bekler büyük bir sabırla. Sen sevdiğine sen dersin, sana dersin, canım dersin, sevgilim diye hitap edersin ve hayatına bu sıfatlara nail olan bir çok insan girer ve çıkar gider. Oysa yalnızlık bir tanedir. Ona yalnızlığım dersin ve o hep oradadır, aynıdır, kimseyle paylaşmaz ona verdiğin sıfatı. O hep bahsettiğin öbür yarındır. Gündelik hayatta rutinin dışında tek başına yaptığın şeylerdir yalnızlık. Yani senin kanayan yarın, birisi olsa da kendimi ifade edebilsem dediğin ve kendini kendi kendine ifade etmek zorunda kaldığında içinde oluşan bir duygudur yalnızlık. Önceleri bir isim, sonraları bir duygu ve zamanla bir alışkanlıktır yalnızlık. Biraz şizofrenikliktir. Çünkü ortadaki tek özne sensindir. Ve aslında alıştığın kendindir. Belki de kendi kendine alışmaktan korktuğun içindir bu arayış. Kendin gibi olmayan ve senden birazcık bir farklılığını gördüğün birine kendini kaptırmaktır aşk dediğin. Ve hayat yalnızlık ile aşk arasında verdiğin mücadeledir. Aşka doğru gidersen yalnızlıktan verirsin, yalnızlığa doğru gidersen aşkı yitirirsin ama bazen öyle bir şey olur ki bu iki kavram iç içe geçer. Yalnızlığa gittikçe aşık olursun, aşka gittikçe yalnızlaşırsın.. Platonik bir hal içinde kendini yaşarsın.. Ve geçip giden zaman olur. Sense olgunlaşırsın..


Rıdvan DAĞLUM

13 Şubat 2014 Perşembe




Sen ki, saçından tırnağına kadar
Bir hürriyete bedelsin,
Bu ılık saçlar, bu gözler; fakat her şeyden önce
Yaşadığın için güzelsin..


Turgut Uyar
Küsmek nedir bilir misin?
Küsmek dürüstlüktür.
Çocukçadır ve ondan dolayı saftır..
Yalansızdır.
Küsmek; ‘seni seviyorum’ dur…
Vazgeçememektir.
Beni anlatır küsmek.
Kızdım ama hala buradayımdır, gitmiyorumdur, gidemiyorumdur.
Küsmek; nazlanmaktır, yakın bulmaktır, benim için değerlisindir.
Küsmek, sevdiğini söyle demektir… hadi anla demektir…
Küsmek; umuttur, acabaları bitirmektir, emin olmaktır…

Yani, diyeceğim o ki:
ben sana küstüm!


Nazım Hikmet Ran
Her şeyi düşünmeden konuşabilirim;
ama seni hep düşünerek susuyorum…

İlhan Berk
Çay bardağında bırakılan dudak payı.
kadar bile, uzak kalamam gözlerine…

Sunay AKIN
Tamam mesafeler aşka engel değil ama,
Ben burada ağlasam senin yanakların ıslanır mı orada ?

Cemal Süreya
Sularım toprağa sızıyor bak! 
Yüzümü geceler örtüyor.
Binlerce taş;
Saklanıyor içimde.
Kim kimin derinliğini görebilir; Hem, hangi gözle? …


Şükrü Erbaş
Merak ediyorum seni Milena.
Kalem tuttuğun elini, saçlarını ve ruhunun sürekli ağladığını yansıtan gözlerini…
Soğuk bir ürperti geliyor Milena,
Üşüyorum senin adını her andığımda…


Franz Kafka
İçimde birçok anlar bitmek tükenmek bilmez bir yıkıntı, bir huzursuzluk var. Bulamadığım, bulamayacağım bir şeyi daima arıyor gibiyim. Nedir beni mesut edecek, ne gibi bir şeydir, onu da bilmiyorum.

Leyla Erbil
Bir ihtimalken bile ne kadar güzelsin..

Turgut Uyar
Herkesin; bir umudu vardır
Bir savaşı, kaybedişi, acısı, yalnızlığı ve çokça hüznü!
Çünkü, herkesin bir gideni vardır. İçinde bir türlü uğurlayamadığı..


Turgut Uyar
Seni kendimden tanıdım çocuk;
Yüreği sürekli çiğnenen bir yol
Gövdesi acılardan acılara köprü…
Biraz öfke, biraz umut, çokça onur
Olan kendimden.
Eğildim öptüm yıkık alnından..


Şükrü Erbaş
..
ve sevda darağacında,
elimi çeksem senden olacağım, çekmesem kendimden…


Cemal Süreya

ÇOCUKSUN SEN I - II

Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen 
Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu 
Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen 
Kum taneleri var ya onlardan birindeyim 
Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor 
Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte

Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum
Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun 
Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı 
Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman 
Birisi adres sorsa önce silaha davranıyorum 
Kekemeyim en az kasabalı aşklar kadar mahçup 
Ve üzgün kentler arıyorum ayrılıklar için 
Bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar 
Ve sen kendi küllerini savuruyorsun dağa taşa 
Bir daha doğmamak için doğmak diyorsun 
Ölümlülerin işi bir de mutlu olanların 
Onların hep bir öyküsü olur ve yaşarlar 
Bırakıp gidemezler alıştıkları ne varsa

Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan
Susan bir çocuktan daha büyük bir tehdit 
Ne olabilir, sorumun karşılığını bilmiyor kimse 
Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman 
Bir kaza olsa adı aşk oluyor artık 
Aşksa dünyanın çoktan unuttuğu bir tansık 
Seni bekliyorum orda, o kirlenen ütopyada 
Kirpiklerime düşüyorsun bir çiy damlası olarak 
Yumuyorum gözlerimi gözkapaklarımın içindesin 
Sonsuz bir uykuya dalıyorum sonra ve sen 

Hiç büyümüyorsun artık iyi ki büyümüyorsun 
Adınla başlıyorum her şiire ve her mısrada 
Esirgeyensin bağışlayansın, biad ediyorum.

Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil

Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm 
Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ 
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı 
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle 
Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar 
Dursam ölürüm paramparça olur dünya
Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm 
Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir 
Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna 
Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için 
Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak 
(Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu 
 Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç)

Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor 
Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri 
Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda 
Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum 
Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım 
Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte

Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan
Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer 
Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle 
Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum 
Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken 
Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde 
Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su 
Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç 

Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı 
(Soluğunun elma kokması bundandı belki) 
Bir elma kokusuna tutundum düşerken 
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı 
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle

Çocuksun sen, çocuğumsun 
Hiçbir şey elimde değil.
Sevmek istiyorum, sevemiyorum.
Çarpıyor birbirine kalbimin kapıları.
Gülmek istiyorum, gülemiyorum.
Öne geçiyor acılarımın çizgileri.
Vermek istiyorum, veremiyorum.
Geri çekiyor beni tenimin güçlü dokusu.
Konuşmak istiyorum, konuşamıyorum.
Kapanıyor büsbütün dudaklarım.


Edip Cansever
Bir dönem gelir, yaptığımız her şeyin sonunda bir anı olacağı gerçeğini düşünmek zorunda kalırız. Bu, olgunluktur. Olgunluğa erişmek için, insanın bir takım anıları olması gerekir.

Yaşama Uğraşı - Cesare Pavese
Ve nelere baskın gelmedi ki, 
Seni düşünmenin tadı.

Ahmed ARİF
Çünkü ne kadar mutlu ettiysek,
o kadar yalnız kaldık.

Cemal Süreya
'Neden durgunsun' sorusuna cevap aramaktan ve bunu sormasınlar diye sürekli gülümsemekten yoruldum. 

Cemal Süreya
Bir tanem!
Son mektubunda:
“Başım sızlıyor
yüreğim sersem!”
diyorsun.

“Seni asarlarsa
seni kaybedersem;”
diyorsun;
“yaşayamam!”

Yaşarsın karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgârda;
yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı
en fazla bir yıl sürer
yirminci asırlarda
ölüm acısı.


Nazım Hikmet
Belki de biraz geç rastladım sana. Ama her sey geç gelmiyor mu yurdumuza… Eksikliğe mi alışmışız, mutsuzluğa mı yoksa?

Cemal Süreya
Seninle aramızdaki yakınlaşmanın bir hududu, bir sonu olmamasını ne kadar isterdim. Beni asıl, bu ümidin boşa çıkması üzüyor.

Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna
Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş …

Sabahattin Ali
Eylül’dü.
İzlerini çizdiği zaman ansızın gidişin,
Şimdi yoktu bi anlamı suskunluğun.
Çırılçıplak kalakaldım sessizliğinin orta yerinde.
Sonra sesime yankı vermeyen uçurumlar kıyısında yürüdüm bir zaman
En çok sesini aradım.
Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hâlâ.
Gözlerini sildi zaman..
Dedim ya… Eylül’dü.


Cemal Süreya
Onun yanında, böyle saatlerce hiç konuşmaksızın, göz göze bile gelmeksizin oturmaktan canım sıkılmazdı. Aynı masada, ayrı şeyler düşünür, bu arada sonsuz çay içerdik. Bizi bir arada tutan şeyin ne olduğunu bugün de çözümlemiş değilim.

Cemal Süreya
… okumayı bilmezseniz, yürümeyi bilmezseniz, bir yaprağın güzelliğini takdir edemezseniz, yaşamıyorsunuz demektir. Yaşamın bütününü anlamanız gerek, sadece küçük bir parçasını değil. İşte bu yüzden okumak zorundasınız, işte bu yüzden gökyüzüne bakmak zorundasınız, bu yüzden şarkı söylemek, dans etmek, şiirler yazmak, acı çekmek ve anlamak zorundasınız; çünkü tüm bunlar hayattır…

Jiddu Krishnamurti
Ayrılık ne biliyor musun? 
Ne araya yolların girmesi,
ne kapanan kapılar,
ne yıldız kayması gecede,
ne ceplerde tren tarifesi,
ne de turna katarı gökte.

İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!


Şükrü Erbaş
Bir ufka vardık ki artık
Yalnız değiliz sevgilim.
Gerçi gece uzun,
Gece karanlık
Ama bütün korkulardan uzak.
Bir sevdadır böylesine yaşamak,
Tek başına
Ölüme bir soluk kala,
Tek başına
Zindanda yatarken bile,
Asla yalnız kalmamak.


Ahmed Arif

10 Şubat 2014 Pazartesi

Gülümsüyordum. 
O gülümsediği için. 
Gülümseyerek konuştuğu için. 
Sakinleşiyordum. 
O sakin olduğu için. 
Artık korkmuyordum. 
O bana ‘korkma’ dediği için. 
‘Üşüme!’ diyen bir annenin sözünü dinler gibi. 
Olur, üşümem, diyordum. 
Gerekirse donarak ölürüm ama üşümem.

Hakan Günday, Ziyan
İnsanların ayrıntılara boğulmadığı günlerden kalma güzel bir cümle vardır; ‘Göz gördü, gönül sevdi.’

Muhsin Ünlü

Bu Blog Gibi..


9 Şubat 2014 Pazar

Benim en güzel düşlerim
İçimde kaldı.
Biryerlerim eksiliyor günlerdir
Biryerlerim eriyor
Günlerdir başımda bir esrik bulut ,
Ben süt mavilerde umarken günü,
Aykırı sularda akşam oluyor…


Şükrü Erbaş
Büyük adamın iki kalbi vardır; biri acı çeker, diğeri ümit eder.

Halil Cibran
Halimi anlatacak sözler yazamam artık
Bu kavruk mektuba rüzgârdan yan yatmış otlar koydum,
gerisini sen anla


Birhan Keskin
Seni bir yabancı gibi karşıma alıp 
bunun dayanıklı bir şey olmadığını
sürekli kılınmadığını, çünkü aşkın
yapılan bir şey olmadığını,
başlangıçta bir melek konduğunu
sonunda bir kelebek öldüğünü,
yani kısacık sürdüğünü, oysa hayatın
bir korkular ve alışkanlıklar bütünü
olduğunu,
bütün bunları sana
nasıl anlatacağım?


Birhan Keskin

Belki de biraz geç rastladım sana. 
Ama her şey geç gelmiyor mu yurdumuza… 
Eksikliğe mi alışmışız, 
mutsuzluğa mı yoksa?

Cemal Süreya
Onu bir daha hiç görmemek ihtimali en feci ve maalesef en akla yakın olanı.

Sabahattin Ali
Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş …

Sabahattin Ali